Reiki, Japonca’da “evrensel yaşam enerjisi” anlamına gelen bir kelimedir. Reiki, hem bir enerji şifa yöntemi olarak hem de bu enerjinin kendisi olarak tanımlanabilir. Bu pratiğin temeli, evrensel yaşam enerjisinin uygulayıcısı aracılığıyla alıcıya aktarılmasıdır. Bu enerji aktarımı, bedenin kendi doğal şifa yeteneklerini teşvik eder ve fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal dengesizlikleri düzeltmeye yardımcı olabilir.
Reiki’nin temel prensipleri şunlardır:
- Ellerle Şifa: Reiki uygulayıcısı, enerjiyi alıcının bedenine aktarmak için ellerini kullanır. Bu, ellerin bedene direkt temasıyla veya bedenden birkaç santim uzakta olabilir.
- Evrensel Enerji: Reiki enerjisi kişisel değildir; uygulayıcının enerjisi değil, evrenin her yerinde bulunan evrensel yaşam enerjisinin bir formudur.
- Otomatik Akış: Reiki enerjisi, uygulayıcının iradesine ya da yönlendirmesine gerek duymadan otomatik olarak akar ve ihtiyaç duyulan yere gider.
- Semboller: İleri Reiki seviyelerinde, belirli enerji frekanslarına veya özelliklerine erişmek için semboller kullanılır.
- Uzaktan Şifa: Reiki enerjisi, fiziksel mesafeden bağımsız olarak alıcıya gönderilebilir.
- Herkes İçin: Herkes Reiki’yi öğrenebilir ve uygulayabilir. Özel bir yetenek veya doğuştan gelen bir hediye gerekmez.
Reiki, sadece bir şifa yöntemi değil, aynı zamanda bireyin öz farkındalığını artıran ve spiritüel gelişimini destekleyen bir pratiğe dönüşebilir. Reiki’nin başlangıcı 20. yüzyılın başlarına, Japonya’ya dayanır. Dr. Mikao Usui tarafından keşfedilmiştir ve o zamandan beri dünya genelinde yaygınlaşmış ve birçok farklı Reiki ekolü ve öğretisi oluşmuştur.